misafir çocuğu

bilgisayarın bozuk olduğunu bilen çocuktur.

her bir boku dağıtıp, suçu size atan ipne parçasıdır.

anasını sikmişsiniz gibi kinlidir size karşı.

eve gelen misafirlerinin yanında evdeki diğer çocuklarla oynar diye getirdiği , bilgisayar hastası , geveze , tam dövülesi çocuklardır

Dayak atmışlığım var,ben odada (Napıyosam artık) bi şey yaparken (Erotikli diil olm,hatırlamıyorum) çocuk gelip ikide bir raadsız ediyordu.Çocuğa temizinden bir tokat indirmiştim (Ben 10,çocuk 7-8 yaşında böyle).İşin ilginç yanı,çocuk anasına ağlayarak giderken anası 'Böğürdüğü'^gerekçesiyle kafasına bi tokat indirivermişti.

şuan karşımda oturuyor.şimdi uçucam

eve geçici olarak yani oturup muhabbet etmeye gelen insanlarin üreme yoluyla yapilmiş birbirlerine benzeyen ve ortak özelliklerini barindiran küçük versiyonlaridir. genelde hiç sevilmezler çünkü sürekli gürültü yapmak ve dikkat çekmek üzerine odakli bir beyin ile sağa sola saldirirlar.

bizim kediyi mıncıklıyorlar. çocuk varsa suratım çok asık oluyor.

gerzomat veya şımarık biri değilse severim, aksi halde ağlatırım. net

şuan aşağıdada tam olarak 25 kişilik bir akraba topluluğu var ve yanlarında da 10 tane çocuk. ve evde içersinede oyun barındıran her türlü teknolojik alet ele geçirilmiş durumda. kapından içeri girer girmez abla tablet versene dedi mına kodumun çocukları kitaplığımı da dağıttılar. abii kafayı yemiş durumdayım. birazdan hepsini dövücem.

eski patronumun oğlu. eve geldim patronun annesi eşi cocugu falan bize gelmis (eski patron yan komşum oluyor aynı zamanda). cocugunun fotografını whatsapptan atıp para istedim hesap numaram vardı kendisinde ciddi bekleyis içerisindeyim sjajshkfalşgşsi

çocuk anasının karnından telefonla doğmuş telefon telefon diye başımın etini yiyor amk götüne sok telefonu

hiç sevmezdim ben bunu... babam kırmızı bir jeep almıştı ameliyat olduğumda. komşumuzun ufak bir çocuğu vardı, benle yaşıt arabamla oynamak isterdi hep kimse ellemesin isterdim oyuncaklarımı... kendi arabalarını getirirdi o zaman da. sonra bir gün taşındılar önce güzel bir oh çektim... sonra baktım ki, tek başıma oynamak aslında o kadar da zevk vermiyormuş. keşke dedim gene burada olsa da, gene sakınsam oyuncaklarımı ondan. yuvarlanıp gitsek. aradan yıllar geçti, geçenlerde karşılaştık bu sefer de ''hacı metroya kadar sallasana ya'' dedi öyle işte insanlar bazen değişmiyo yavşak herif.

gençlerin kabusu, bilgisayar katili misafir çocukları... annelerinin büyük bir yüzsüzlükle ilgilenmeni bekleyen bakışları ve annenin değişik kaş göz oyunlarıyla seni tehdit ettiği, kabusun olan gün. alırsın çocuğu odana. tvden çizgifilm açarsın, beğenmez. illa bilgisayardan oyun ya da çizgifilm açılacak. bilgisayarda iş yapıyorum ben ama nasıl açayım ya rabbülalemin. fotoşop benzeri bir işle meşgul olduğum için günümün neredeyse tamamı ofis koltuğunda bağdaş kurup masaüstü bilgisayardan iş yapmakla geçiyor. durumu annelerine anlatırsın, ehheheh çocuk işte ablası... olur. hele bir de çocuklar nedensiz yere seni çok seviyorsa bi kafanın üstüne oturmadıkları kalır (gerçi bi tanesi, sandalyede oturan benin omzuna çıkmıştı). yufka yürekliysen çocuklara karşı, kızamazsın da. bütün gün zehir olur en son cinnet noktasına gelirsin, o sırada kalkıp giderler. bu şükür namazı benden tüm acılı ev sahiplerine gelsin.

geçen gün beni tokatlayarak uyandırdı. bende aynısını yapcam. pusudayım.

çoğunluğu; bilgisayar hastası, her şeyi hemen annesine anlatan, şımarık tiplerdir. ama iyi olanları da gerçekten tam sevilmeliktir. uslu duranlara bilgisayarı kendim veriyorum öyle de cömertimdir vesselam

evin en küçüğünün ilgilenmesi beklenilen, genellikle yüzsüz ve şımarık gereksiz yaratıklardır

evimize normal bir velet girdiğini hatırlamıyorum. bizim eve gelen misafir çocuğu tazmanya canavarı gibi oluyor. annemin çiçeği vardı saksıda. kaç yıllık kim bilir. gidip çiçeği sökmüş. nasıl üzüldü kadın görünce. şimdi ben bu çocuğu tokatlamayayım da kim tokatlasın.

önce dövüp ağlatıp sonra da susturmaya çalıştığım çocuk ve çocuklardır,hiç affetmem

odanın ebesinin ağladı an

amk çoçuğu

onları dövüp tam annelerine gidecekken susturmak kadar zevkli bir şey yok

genelde akıllarını alırım. ablamın eltisinin bi tane canavar çocuğu var adı sude. çocuk öyle böyle şımarık değil. babası iki amcası dede anane hepsi pervane etrafında ağlayarak her şeyi yaptırıyor. söz kesildi bi süre sonra ablamın kaynanası akrabalarını toplamış gelmiş çocuk başladı koltukların üstünde zıplamaya. herkes her bi taraftan sude sus sude otur annem de çekiniyor bişey söyleyemiyor. bu canavar en son başladı odanın ortasında anırmaya. ben de salondayım sesleri duyuyorum. bu baya bi anırdı susturamadı hiçkimse. ben de battlefield oynuyorum sniperla baya bi sağlam seri yaptım geleni geçeni dağıtıyorum. bu yaratık deli deli sağa sola çarpınırken modemin fişini çıkartmasın mı benim kayış orda koptu. en son sudeeeee diye bağırdığımı hatırlıyorum çocuk sesi kesti. bizim evdekileri geçtim 2 3 evden daha duyulmuştur sesim. millet şoku atlattıktan sonra ablamın kaynanası geldi hay oğlum böyle bişey yapacaktın da niye daha önce yapmadın allah razı olsun dedi. o gün bugündür çocuk beni görünce yerinden kıpırdayamaz. eniştemlerin sülalesinde de tescilli bi deli olarak anılıyorum artık. pişman değilim.

2 kere bilgisayarımı bozmuşlardı, o günden beri yıldızlarımız hiç barışmadı bu meretlerle.

bunlar da acayip bir şey oldu çok geliştirmişler kendilerini. bayram da geldi bir tanesi 10-12 yaşlarında. oyun istedi annem zorla açtırdı. internet oyunu falan beğenmedi. başka oyun yok dedim. cs-go var bak orada, hesabını aç ben oynarım dedi. ben şok ben iptal

hepsinden iğreniyorum. 10 dakika içinde odayı getirdikleri durum. ağlamak istiyorum.

(bkz:orospu çocuğu)

çocuk değilim ama şuan misafirim

hiç bu başlık altındaki entrylerde bahsedilen misafir çocukları gibi olmadım. oturdum annemin ya da babamın yanında sohbeti dinledim. yeri geldi uyudum. çay ikramlarında meyve suyumu içtim sessiz sessiz. fazladan kurabiye istediğimde annemi dürttüm. evin ablasından/abisinden su istemeye bile çekinirdim, odasına girip dağıtmak ne kelime. yeni nesil fena diyeceğim ki ben de yeni nesilim sizlere göre. fakat şuan bizim evimize gelen misafir çocukları da tam sizin anlattığınız gibi. insana illallah dedirtiyorlar. allah hepinize benim gibi misafir çocuğu nasip etsin. 🙏

bi tane baya bi gıcık olduğum misafir çocuğu vardı ben de ergendin o zamanlar çaktırmadan itekleyip vuruyodum falan sinirimi bozuyodu bu da cazgır çıkmasın mı diğer misafir çocuklarıyla iş birliği yapmış salak sonra bana saldırmaya başlamışlardı

"apiyyy geta beş vay mmııı?" diyenlerindense eğer boku yediniz

bizim eve gelen 2-3 yaşlarındaki çocuğun herkesin içinde benim tişörtümu yakadan aşağıya indirmeye çalışıp anne mama diye ağlaması.... o zaman 17 yaşındaydım lan daha

en sevdiğim misafir çocuğu; zeytin gözlü, uzun kirpikli, bol yanaklı, küçük burunlu, kıvırcık saçlı, tatlı dilli, şımarık olmayan cins. en sevdiğim ayrıntısı gözünün altındaki küçük ben. en sevdiğim cümlesi ise: "sen kitaplarını mı taşıyacaksın? eğer çok ağırsa sana yardım edebilirim. bir tane taşıyabilirim." tabi ki "ben seni yerim!" diyip sünger yanaklarını yedim.

son bilgisayar bükücü.

abla tablet var mı?

bilgisayar yan odada gel deyip döverdim. organ mafyası taktiği tabii. gerçi hala dövüyorum. yarın da döveceğim. hıaaa

korku filmlerinde 9-10 yaşlarında sarışın piçler olur ya,bilirisiz o piçin başından bir bela çıkacak rahat durmaz çünkü o, hah misafir çocuğuda aynı bu piçle özdeş bişey

ben tuvalletteyken bizim yeğenlerle bir olup tuvalet kapısını açmıştı bi misafirin çocuğu. tabi o an 'hee höö abicim gapıyı gapat naabün sen !' diye bağırdım çocuk öyle mal mal bakmaya devam etti. sonra bi hışım kapıyı kapattım ama bunlar bu sefer oyun sanıp kapıyı zorlamaya başladılar. böyle çocuk mu yetiştirilir lan bu ne

gecenin şu saatinde zırıl zırıl ağlayarak beni uyandıran minik bir canavar

bir yaz akşamıydı, oturmuşum cs atıyorum tak bir kapı çaldı misafirler geldi babamın askerlik arkadaşı ve ailesi lan neyse hoş beş muhabbet sıkıldım zaten tanımıyorum içeri geçtim bilgisayar oynayayim zaman geçsin neyse tam oturdum başına misafir çocuğu geldi aynen aktarıyorum " kalk ben oturacam" ahaaaa lan benim şalter attı sen büyüklerinle böyle mi konuşuyorsun filan öğüt verim dedim oralı olmadı şerefsiz:) neyse çocuktur dedim bilgisayarı ona bıraktım içeri geçtim biraz oturdum sonra bakim ne yapıyor bizim şerefsiz gittim odada yok lan alla allah dedim neyse öbür odaya girdim kapıyı kapatmış yaz akşamı içeri aniden girdim pencerenin orda sigara içerken yakaladim hemen aşağıya attı daha 8 yaşında var yok .lan sen ne yapıyorsun yaşın basın kaç filan ,öğüt verim dedim bana sövmeye başladı lan iyice kıl lan şerefsiz gel lan buraya dedim biraz gözünü korkutayim pencereden çok hafif sarkıttım abi töbe töbe abi demeye başladı bir daha içecen mi dedim yok abi valla tövbe filan diye derken indirdim sonra yine küfür etti annesinin yanına kaçtı göt.

belki de yardım hattına yazmalıydım bilmiyorum.. şu an evde misafir çocukları çığlık atıyor. bi şarkı önerebilir misiniz şu sesleri duymamı engelleyecek?

yemin ederim şuan hepsini 4. kattan aşağı atmamak için kendimi zor tutuyorum. tepinmekten başka yaptıkları şey yok aq

odamı topluyordum. geldi dedi ki ayını oynayabilir miyim tamam dedim, sonra geldi aa gözlüğün ne kadar güzel bakayım mı dedi bak dedim, biraz takayım mı dedi tak dedim. hediye kedi biblomu alıp aa ne kadar güzel dedi, hediye o dedim. sonra takılarımı düzeltiyordum ona sardı. en son masamı kurcalamaya başladı dedim kurcalama orayı hadi içeri hadi diyip kovdum. neyse şimdilik sakin kalmaya çalışıyorum.

(bkz: sevimsiz piçler ) Genelde dövüp odamdan atarım.

Böyle masum masum annesinin dibinden ayrılmayanları severim. Hiçbir yerde durmayan, karışmadığı, istemediği şey olmayan, en ufak şey de ağlayan veletleri sevmiyorum. Diğerlerine ne kadar sevimli davranıyorsam bunlara o kadar suratsızım. Bir an önce gitsinler de kurtulalım kafasındayım. Yaa ama onlar daha çocuk diyenler yallah kreşe.

makyaj malzemelerimi karıştırdı, takı kutumu alıp bu ne bakayım mı dedi bakma diyemedim takı kutumu karıştırıyor şu an. arkadaşlar makyaj malzemelerim ve takılarım çok kıymetlidir o yüzden sakin kalmaya çalışıyorum.

Ben biraz safım galiba. Kendimi misafir çocuğuna bakmak zorunda hissediyorum. Aman annesi kalkmasın da benim ciğerimi söksün. Oyun oynatıyorum, ev çizip boyama yaptırıyorum, çiçeklerle konuşturuyorum… Bugün iki bebe geldi, akşam 8 de son online dersim bitti ve geldiler. İki kız çocuğu biri 4 biri 1 yaşında. Küçüğü devamlı diğer odalara gitmek istiyor ama tek başına gitse kafa üstü yuvarlanacak, belki 50 defa getirip götürdüm. Ablası (4) kardeşini bir miktar kıskandığı için aynı ilgiyi bekliyor (ben ne alaka) ona da oyun oynatıyorum bir yandan. Utanmasam uykusu var diyip ayağımda sallayacağım öyle kaptırdım kendimi. 4 saate yakın böyle peşlerinde koşturdum miniklerin şimdi bel ağrımdan yere paralel uzanıyorum. Her ne kadar saflık gibi gelse de annenin kısa süre de olsa oturup rahat rahat muhabbet etmesi beni mutlu ediyor. Vurdumduymaz bir insan olsa bu şekilde düşünmem ama hem mahcup hem teşekkür eden tavırda olduklarında seve seve yapıyorum. Küçük kardeşim olmadığı için bana da iyi geliyor böyle zamanlar. Bu kadar anlam yüklemem de normal mi bilmiyorum. Fakat bugün yine fark ettim ki oyuncak imkanlarım çok kısıtlı. Kendime aldığım oyuncak araba dışında bir şey yoktu, bakınız idare ettik :) gorsel

Dün Allah bana peygamber sabrı verdi ve bir misafir çocuğunu dövmeden eve gönderdim. Karşı komşum çocuğuna tuvalet eğitimi vermediği için bugün bembeyaz halım bok oldu. Çocuk çıkardı gayet relax bir şekilde halıma sıçtı. Annesi de sadece ıslak mendille silmeye çalıştı. Ablacım sence o bok lekesi ıslak mendille geçebilir mi aq? Hadi lekeyi geçtim bokun kendisi halımda duruyor. Temizlemeciye vermeye korkuyorum çok kötü kokuyor. Sinirlerim bozuldu halıma bakarak ağlıyorum. Çeyizlik halım bok oldu resmen.

eve çok eşya almam sadece özellikle beğendiğim küçük bir şeyleri alıp kitaplığıma koyarım. aldığım eşyalara da çok değer veririm. Helen saksım vardı. ben odada uyurken odaya girip saksıyı kırdılar incelerken. sese uyanıp başımı kaldırdım. kalkıp parçaları topladım çocukların suratına bakmadan. geri uyudum tekrar. iki gün de saksımın yasını tuttum canım saksım